Geçtiğimiz günlerde İstanbul Silivri açıklarında 6.2 büyüklüğünde bir deprem yaşadık.Bir çok ilde hissedildi.Kimi evinde, kimi işyerinde ,kimi mağazada,23 nisan törenlerinde,kimi de sokakta yakalandı depreme.
İşte tam da bu yüzden bas bas bağırıyor bilim insanları ,deprem doğanın bir afetidir ancak sizler binalarınızı sağlam yapmalısınız ki,olası bir depremde yıkım,enkaz ve ölüm yaşanmasın diye.
Şimdi düşünelim eviniz tek katlı,zemini kaya temeli sağlam kısacası 9 büyüklüğünde deprem olmalı ki hasar alsın denecek kadar sağlam.Ama sizin hayatınız sadece eviniz değil.Çocuğunuz varsa okulu var,sizin iş yeriniz .Avmler,marketler,mağazalar,hastaneler kısacası hayatımızın geçtiği her alanda emniyetli olabilmesi için tüm yapıların aynı ölçüde sağlam olması gerekiyor.Japonya bu konuda kendini aşmış.Sık deprem yaşayan ve büyüklükleri de şiddetli olan bir ülkede yaşamanın can kaybını önlemek için gereken tüm tedbirlerini almışlar.Binalar özel temel sisteminde.Radya temel ancak temelin binayı sallamaması için farklı bir sistem ile desteklenmiş.Evlerin içinde bizlerdeki gibi çok eşya yok.Pratik ve küçük mobilyalar seçiyorlar.Yollar çift şeritli ve çarpık yapılaşma asla yok.Dolayısıyla itfaiye,ambulans ve polis hızlıca varacağı noktaya ulaşabiliyor.
Dolayısıyla olası bir depremde can kaybı yok,yıkılan bina yok.
İşte bizim ülkemizinde böyle olması lazım çünkü bizde deprem kuşağındayız.Ancak bizim ülkemizde oturduğunuz eve,girip çıktığınız herhangi bir binaya güvenmiyorsunuz.Neden? Çünkü ; inşaat nasıl yapıldı ?,deniz kumu mu kullanıldı ?,demirlerin ölçüleri uygun kalınlıkta mı ?Temel nasıl?Kat sayısı yönetmeliği uygun mu çıkıldı? Bunların hiç birini bilmiyoruz.Çünkü ,bizim ülkemizde ne kadar fazla kar yapabilirim kafası var oldukça,insan hayatı hiçe sayıldıkça biz daha çok enkaz altından insan çıkarmaya çalışırız.
Bakın,depremler dünyan ıon kendini temizleme şeklidir.Eğer bu enerji çıkmazsa dünya çatlar.Bu bir doğa olayıdır.Sistemin kendi kendini devam ettirme şeklidir.Bu yüzden bizler ,deprem nerede olacak,büyüklüğü ne kadar ,kaç yıl içinde olacak gibi sorular ile psikolojimizi bozmaya devam ederken ,asıl konunun merkez noktasını kaçırıyoruz.
Eğer mümkünse tüm illerde son derece hızlı bir şekilde devletin de desteği ile belediyelerin özellikle 99 öncesi yapılan ev ,okul,kamu binaları ,işyerlerinin dayanıklılık testlerini yapması,99 sonrası binaları da aynı şekilde 2. etapta aynı testin yapılması,tehlike arz eden yapı ve binaların hızla kentsel dönüşüm ile yenilenmesi gerekiyor.
Yapılacak masraf yüklü ,bunun farkındayız ancak hiçbir şey insan hayatından pahalı olamaz .Ayrıca olası bir depremde zaten yıkılan bina ve işyerleri için bütçe ayrılıyor ,yapılan yardımlar da eklenirse rakam artıyor. Bu yüzden bunu yaşamadan ve ölümler olmadan bu harcamayı yenilenme ve yapı denetime harcayarak ,insanların hayatları kurtulacaktır.
Deprem her zaman olacak hayatımızda.Onunla yaşamayı öğrenmeliyiz.Bu yüzden de yapılanma çok ama çok önemli.
Denetimler çok önemli.
Umarım biz de en kısa zamanda sağlam yapılarda rahat ve huzurla yaşayabiliriz.