EBRU MARAL MİNARECİ - Ah Güzel Ramazan Yine Geldin
Flaş Kocaeli
TUĞRA KUYUMCULUK
EBRU MARAL MİNARECİ
EBRU MARAL MİNARECİ

Ah Güzel Ramazan Yine Geldin

05 Mart 2024 tarihli yazısı

Hani yaşlılarımız derler ya nerde o eski ramazanlar diye.Gerçekten her geçen sene ne kadar da doğru dediklerini artık bende anlıyorum.
 
Çocukluk zamanlarımızda Ramazanlar gerçekten bambaşkaydı .
Herkes pidesini alır bol susamlı çıtır çıtır sıcacık.
Evlerde çorbasından,etine,zeytinyağlı sından , tatlısına  bir iftar hazırlığı olurdu.
O zamanlar iftarlar birlikte yapılırdı.Herkes birbirini davet ederdi.Hep birlikte oruçlar açılır,pastırmalar pidelere konulur,hurmalarla oruçlar açılırdı.
 
Ramazan aylarında ibadet ile birlikte etkinliklerde çok önem arz ederdi. Hacivat ile Karagöz olmazsa olmazlardandı.
 
Ramazan Şerbeti,renkli renkli macunlar çocukluğumuzda Ramazanın bir başka tadıydı.
Eğlenceler ,çeşitli kabareler olurdu o zamanlar.Keyifle geçerdi her akşam.
Yaz aylarında uzun süren oruç akşamları  buz gibi karpuz ve çeşitli soğuk içecekler ile içimizi ferahlatırdı.
 
Davulcular vardı sahur için bizleri uyandıran.O zamanlar cep telefon alarmları yoktu tabi.
Ancak davulcular şimdiki gibi sadece dum dum vurmazdı davuluna.Maniler okurlardı sokaklarda.
Keyifle beklenirdi iftar saatleri.Çıt çıkmazdı ezan okunduktan sonra.Sadece çatal kaşık sesi duyulurdu evlerden.Paylaşmak vardı o zamanlar.Komşuda ne pişerse bizde de gelirdi.Aynı şekilde bizde pişen de  komşuya verilirdi.
 
Oruçluya da oruçlu olmayana da saygı duyulurdu.
Mesela ,lokantaların çoğu kapalı olurdu.Açık olanlarda camlarını gazete kağıdı ile kaplardı ki içeride yemek yiyen kişiler gözükmesin diye.
 
Oysa şimdi öyle mi? Sokaklarda bile elinde yiyecek ile dolaşan bir çok insan var.Oruç tutanın tutmayana ,tutmayanın da tutana saygı göstermesi gerekmez mi?
 
Bir ay boyunca teravihler ile dolup taşardı camiler.Hatimler indirilirdi gündüzleri hanımlar arasında toplanılarak.
Şimdilerde camilere gelen gençlerin üstü başı,küpesi saçı diye laf söyleyen yaşı olgun kişiler yüzünden camilerde eskisi gibi dolu değil artık.
 
Oysa Mevlana ne demişti  " kim olursan,ne olursan gel"
Birlik ile geçirilecek en güzel aydır Ramazan.Onbir ayın sultanıdır.
Şimdi sofralarımızda eskisi kadar çeşit yok maalesef.İftar davetleri de azaldı.
İftar çadırları ,evine yetişemeyen,durumu olmayan herkese açık.Eskiden de vardı iftar çadırları.Hiç tanımadığınız insanlarla birlikte oruç açmak ne kadar da güzel değil mi?
Ramazan ayı paylaşma ayıdır aynı zamanda.Durumu olan aileler erzak kolisi yapıp ihtiyaç sahiplerine vermeli.
 
Kardeşçe herkesin evinde 3 tas yemek pişebilsin diye.
Askıda ekmek gibi askıda yemek de oluyor ramazanda.Herkes orucunu açabilsin diye.
Bizler paylaşmayı çocukluğumuzda öğrendik.Çocuklarımıza da öğrettik.Onlar da kendi çocuklarına anlatacak,öğretecek.
 
Ramazan ayında tanıdığımız eş dost arkadaşlarımızı da iftara davet edelim tabi ancak asıl ihtiyaç sahiplerinin hakkıdır bu davetler.
 
Tabi gerçek ihtiyaç sahipleri bahsettiğim.Köşe başlarını kendine mesken ve meslek  edinen ,herkesten para,yemek isteyerek dilenen insanlar değil asla.
İşte bir Ramazan daha geldi çattı.
 
Sofralarımızdan aşımız,yüreğimizden sevgimiz azalmadan huzurlu bir Ramazan diliyorum tüm müslüman kardeşlerimize.

Yorum Yaz

Adınız:
Yorumunuz:
Yorumlar, okuyucuların kendilerine ait görüşleridir. Yazılan yorumlardan gazetemiz hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yorumlar

Bu habere henüz yorum yapılmadı.

FLAŞ KOCAELİ GAZETESİ

Tel: 0555 819 86 99