Durak harici yerlerde bekleyen yolcular minibüslere binmek istediklerinde minibüs şoförleri haklı olarak durmadıklarında arkalarından bir dünya küfür ve hakaret yiyorlar. Ya da yaşlı insanları oralarda bırakmamak için durak harici yerlerde yolcu alıyorlar, bu seferde polis plakalarına ceza kesiyor. Yani iki tarafı boklu değnek. Şoför vicdanı ile parası arasında sınanıyor.

Geçenlerde bize bir vatandaş ( eski bir gazeteci olduğunu söyleyen biri) haber yolluyor. Kendisine hakaret edildiğini, araçtan indirildiğini bildiren mail atıyor.

Bende gönderilen videoyu izledim, şoför arkadaş gayet normal bir dille izah ediyor. Olması gerekeni belirtiyor. Fakat bu arkadaş ısrarla kurallara uymayacağını söyleyerek şoförü tehdit ediyor.
Ben 8 senedir gazetecilik yapıyorum, bana da belediye otobüsler için ücretsiz basın kartı verdi, ama yemin ediyorum ki daha bir kere bile binmedim o kartla peki neden binmedim?

Çünkü minibüslere

Polisler bedava biniyor;

Gazeteciler bedava biniyor;

Gazi ve engelliler bedava biniyor;

65 yaş üstü dünya kadar yaşlımız bedava biniyor;

Onlar bedava biniyor, bunlar bedava biniyor, şunlar bedava biniyor.

Neymiş o belediye 65 yaş üstü için para yatırıyormuş, matematiksel olarak gülerim bu olaya; günde yüzlerce yaşlı biniyor araca, ayda binlerce demek. Belediyenin yatırdığı rakam 1.000 tl bile değil.
Gelelim gündemdeki arkadaşa, Neymiş o gazeteci diye biz bu arkadaşa destek olacakmışız yok öyle dava. Ne demişler sezarın hakkı sezara, eğer bu olayda şoför haksız olsa onu da yazardık. Ama haksızı haklı göstermedik hiçbir zaman. FLAŞ KOCAELİ GAZETESİ hiç kimsenin hakkını yemedi, hiç kimseye şantaj yapmadı,( bu yüzden tarafımıza yazdığımız yazı ve haberlerden dolayı 4 senedir 1 tane bile dava açılmadı) hiçbir zaman haksız kazanç sağlamadı. Allah’da nasip etmesin.

Geçen aylarda bir vatandaş bir yazı yollamış; bu yazı hiçbir gazetede yayınlanmadı, bu günlerde ulaşım çok gündemde olduğu için bunu yayınlıyorum. Hiçbir harfini değiştirmeden yazıyı koyuyorum;
Genellikle şikâyet etmeye yatkın olan kişiliğimize aykırı bir şey yapacağım bugün.

Haftada iki kez M. ALİPAŞA KOMEK'E (çarşıdan) kursa gidiyorum. Çoğunlukla, strese girmemek için yolu izlememeye çalışıyorum, en kötü huyları acelecilik, telefon konuşması ve yayalara karşı saygısız oluşları oluyor. Geçtiğimiz hafta kırmızı küçük minibüse bindim tesadüfen, yol boyunca koltuğumda huzurla oturdum hiç tedirgin olmadım.

Şoför orta yaşlarda biraz kilolu ve esmer biriydi. Ertesi gün özellikle kırmızı minibüse bindim tesadüf yine aynı şofördü. MEHMET ALİ PAŞA'dan Park'a kadar gözlemledim, (Sürücü Kursunda Trafik öğretmeniyim) aracın yakıt sisteminde bir arıza olduğunu sanıyorum, araç yavaşlayınca stop edecek gibi oluyordu. Buna rağmen hiçbir kuralı ihlal etmeden ve özellikle de yayalara oldukça saygılı bir sürüşle BAÇ'a geldik ve sürücüye saygısından dolayı teşekkür ettim, diğer yolcular da benim gibi düşündüklerini söylediler, minibüs numarası gözüme takıldı 1015 idi. Sonra kendi kendime dedim ki neden hep şikâyet için yazıyoruz, güzel olan davranışlar da yazılmalı ve desteklenmeli, takdir edilen davranışların da yazılması ve desteklenmesi gerekir. 11. 03. 2016 da 1015 nolu aracınızı süren şoförünüzün (ismini bilseydim yazardım ama sizde zaten kayıtlıdır) davranışlarını kutluyor ve devamını diliyorum SAYGILAR.