Bugün ki yazımda ülke gündemini çok uzun zamandır meşgul eden ve uzun bir süre daha meşgul edecek gibi görünen MULTECİLER konusundan bahsetmek istiyorum.
Dinimiz İslam mazluma yardım etmeyi, ezilene sahip çıkmayı, düşene tekme vurmak yerine el uzatmayı emreder. Bir Müslüman din kardeşi zorda veya darda iken evinin ve gönlünün kapısını açmayı yüzyıllardır kendisine görev edinmiştir. Ancak eskilerin aklından çıkmayan bir sözü "EVE LAZİM OLAN CAMİYE HELAL OLMAZ" sizlerle paylaşmak istedim.
Ülkemiz eski güçlü ve zengin olduğu bir dönemleri yaşıyor olsa Suriyeli, Afgan, Filistinli, Uygur türkü... ve bunlar gibi Dünyanın her neresinde veya zulüm altındaysa sahip çıkalım. Ancak bugün ki şartlar da; ekonomik sorunlarla boğuşan, etrafında ki tüm dostmus görünüp bölmek ve isteyen dünya ülkeleri ile savaşan, insanımız işsizlikle açlıkla geçinme derdiyle mucadele eder bir surecten geçerken başka kardeşlerimize sahip cikmamiz ne kadar doğru?
Başta Suriyeliler olmak üzere tüm mültecilere harcanan para iddialara göre 150 milyar dolara yaklaştı belki de geçti. Diğer tarafta ise asgari ücret açlık sınırının dahi altına düşmüş, ıssiz sayımız ülke nüfusunun %25i oranıni geçmiş, her üç üniversite mezunu gencimizden biri iş bulamazken ülke olarak buna daha ne kadar dayanabiliriz bilemiyorum. Hadi yaşlı, bebek, kadınlara sahip çıkıyoruz anlıyorum ama gencecik taşı sıksa suyunu çıkaracak gençleri görünce sinirleniyorum. Üstüne bu gençler sahillerde nargile içerken poz vermiyormu deliriyorum.
Bir de sunulan imkanlar konusu var. Benim emekli büyüklerim 2500tl maaşla hayatta kalmak için mücadele verecek, benim engelli kardeşlerim ışsız kaldiklarinda engelli maaslarinı hak edebilmek için 4ay bekleyecek, benim gencim iş sahibi olabilmek için yıllarca okul okuyacak ama mezun olduktan sonra ya iş bulamayacak ya da harçlığı için markette kasiyerlik yapacak. Ancak bir mülteci ülkeme gelir gelmez maaşa bağlanacak, iş kurarken hiçbir vergiye dahil olmayacak, üniversiteye sınavsız girecek, vatandaşlık alacak yetmeyecek ülkemin geleceğini belirlemek adına seçimlerde oy hakkı olacak. Benim milletimden birisi kendisinin ve ülkesinin geleceğine dair fikrini beyan ettiğinde vatan haini olup hapse dusecek. Ne güzel dünya be. Yağma hasanin böreği, miden kaldırır ve yersen
Son olarak mültecileri asgari ücretin altında çalıştıran, sigortasını yapmayan veya eksik ödeyen, nerede pis ve ağır iş varsa mültecileri ezerek çalıştıran işverenlere iki çift sözüm var. Tamam bu kadar multeciye ülkemiz de istemiyoruz ancak sizin yaptığınız da "Düşene bir tekme de sen vur" olmuyor mu? Madem onlara iş veriyorsunuz devletin belirlediği kanunlar çerçevesinde herkese sunulan hakları onlara da şunun ki kul hakkı yemiş olmayin. Ya da iş vermeyin hiçbir haktan faydalanamsinlar ki ülkelerine geri dönmeleri zamanı geldiğini anlasinlar. Yoksa bu düzen böyle devam ederse çok yakın zamanda kendi ulkemiz de yabancı vatandaş statüsüne düşmemiz an meselesi haberiniz olsun.
Bugün ki yazim biraz uzun oldu hakkınızı helal edin. bu konu ile ilgili daha çok şey yazmak isterdim ama sizlerei sıkmak istemiyorum. Daha da uzatmamak ve sizleri sikmamak adına burada yazıma son veriyorum.