Eski zamanlara baktığımızda bu kadar hastalık bilinmez ve de kimse bu kadar hasta olmazdı.Ya da olurdu ama bilinmezdi.Bir anda ölürdü.Ama bence eskiden yaşam tarzı,yiyeceklerimiz farklı olduğu için insanlar daha sağlıklıydı.Hatta gelişen teknoloji ile birlikte bazı ülkelerde özel üretildiği iddia edilen hastalık mikroplarının piyasaya sürüldüğü de söyleniyor.İlaç firmalarının bu işin içinde olduğu,sağlık bazında gizli savaş yapıldığı ve kitlelerin hastalık-mikrop dağılımı ile yayılarak ölümlerin hastalıkların çoğaldığı hep iddialar arasında.Bu işin farklı bir boyutu.Esas benim değinmek istediğim sağlıklı insan portföyü çok değişti.Bizim tarlada bağ bahçede çalışan en az 2 çocuk doğuran kadınlarımız ile günümüz kadınları arasında direnç anlamında çok fark var.Yine odun kesen,tarla süren dedelerimiz ile günümüz beyleri arasında çok fark var.Yorulma kavramımız değişti.Direnme gücümüz narinleşti.Daha yatkın olduk enfeksiyonlara.Kalbimiz daha çabuk bozulur oldu.Organlarımız çabuk yorulur deforme olur hale geldi.Maddi,manevi sıkıntıların psikolojimizi etkileyerek hastalıklara daha yatkın hale geldiğimiz bir gerçek.Yediğimiz içtiğimiz gıdalar hormonlu,hareketsiz bir toplum olduk.Yağlandırıcı gıdaları çok tüketirken sebze meyveyi az yer olduk.Hemen en ufak bir şeyde hap alıp,yatak döşek yatar olduk.Yani savaşı baştan kaybetmeye razıyız.Oysa ki eski insanlar bitkilerle,sebzeyle meyveyle yenerdi hastalıkları.Daha dirayetliydi o zamanlar yaşayan atalarımız.Bedensel hareket kapasiteleri bizim 10 katımızdı.Soluduğumuz hava,içtiğimiz su bile artık orjinal saflığında değil.Kısacası biz çürük bir nesil olduk galiba.Ameliyatlarda vücudumuzdan çıkan kitleler,taşlar evlere şenlik.Bunlar bedenimizde nasıl oluşuyor dersiniz?İlerleyen ve gelişen dünyada kısacası tek kendini geliştiren yaşam faktörleri değil mikroplar ve negatif kaynaklar da kendini aynı hızda geliştiriyor.
Yorum Yaz
Yorumlar
FLAŞ KOCAELİ GAZETESİ
Tel: 0555 819 86 99