Son zamanlarda Doğa koleji velileri ve öğrencilerinden akla alınmayacak iddialar gündeme geldi.

 

Doğa Koleji yeni bir skandalla daha gündeme geldi. Yıllardır ekonomik krizle boğuşan, defalarca el değiştiren Kolej, eğitim sonunda müteahhitlerin (müteahhitlerle ilgili bir durum değil işi ehli yapsın buradaki maksat) elinden kurtuldu artık çocuklar eğitimcilerin elinde Ulu önder ATATÜRK sözünde  olduğu gibi “Öğretmenler! Cumhuriyet sizden, fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister.”  düsturu ile hareket edeceği düşünülürken, Doğa Koleji yönetiminin eski yöneticilerinden kalma yönetim şekliyle özellikle şirketlerin araçlarını takip etmek için kullandıkları sisteme benzer bir telefon uygulaması ile öğretmenlerini ve çalışanlarını mesai saatleri içinde takip etmek için bir çalışma başlatmıştır. Kendisi hür olmayan öğretmenler nasıl fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetiştirebilir.

 

Sizin takdirinize bırakıyorum ama Doğa Koleji yöneticilerinin vicdanına bırakmıyorum. Özellikle yaşanılan ekonomik kriz döneminde ve pandemi döneminde bahse konu öğretmenler yeri geldi aylarca maaş almadı ailelerinden arkadaşlarından aldıkları borçlar ile ay sonunu getirdiler (bizzat şahidim) ve ne olursa olsun çocuklarını öğrencilerini (münferit birkaç kişi dışında) terk etmediler.

 

Ağır çalışma koşullarına, düşük ücrete ve güvencesiz çalışmaya, yıl sonu yeni sözleşme yapılıp yapılamayacağı  belirsizliğine alışık olan özel sektör öğretmenleri bu tarz uygulamalar ile her gün yeni bir mobingle karşılaşıyor. Konu ile birçok sendika ve kurum temsilcisi açıklamalarda bulunmasına bu uygulamanın insan hak ve hürriyetlerine bir darbe olduğunu vurgulamalarına rağmen Doğa Koleji yönetimi duruma tepkisiz.

 

Ayrıca bu tür mobil uygulamaların çok büyük güvenlik açıklarına kişi hak ve hukukuna zarar verebileceği unutulmamalıdır. Son zamanların modasına uyup eğitim kurumlarını fabrika, şirket gibi yönetmeyi biran önce bırakın. Mutsuz öğretmen mutsuz çocuk yetiştirir, mutsuz çocuklarda mutsuz toplumlar oluşturur. O zaman varmısınız bu kararı alan yöneticiler de öğretmenler tarafından takip edilsin yöneticilerinin mesai saatlerinde nerde olduğunun bilinmesi işleri hızlandırır belki.

 

Naçizane tavsiyemdir. Okullar açılmış 3 hafta olmuş hala kitaplarını alamamış öğrencilerin olduğu okulda yapılan uygulamaya bakın. Bir söz geliyor aklıma “Deveye sormuşlar neden boynun eğeri diye oda demişki nerem doğru ki”. Bu uygulamaya harcıyacağınız paraları düşük maaşlarla çalıştırdığınız öğretmenlere verin de kuruma olan aidiyetleri artsın. Son söz olarak eğitim kurumları sizin egolarınızı tatmin edeceğiniz yerler değil cumhuriyetimizin yeni nesillerinin yetişeği eğitim yuvalarıdır.